Osman Şenher

Osman Şenher

osenher@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Başkan Dursun Özbek, ‘yıldızlar topluluğu’ diyebileceğimiz transferler yaptı, yapmaya da devam ediyor. Buna rağmen hiçbir Galatasaraylının, ne kongre üyelerinin ne de taraftarın içi rahat değil. Büyük bir güvensizlik var. Tamam, transferlere lafım yok. Peki bu futbolcuları kim yönetecek? Tudor mu?
Kesinlikle Tudor’a kötü teknik direktör demiyorum. Ama bu tür genç teknik adamlar, genç futbolcular transfer ederler, yeni bir takım yaratırlar. Ve o takım 3-5 sene başarılı olur. Daha sonra da o kadronun içindeki yıldızları satarlar ve kulübe büyük para kazandırırlar. Klopp bunu Dortmund’da yaptı, çok başarılı oldu.
Tudor’un eline ise genç futbolcu teslim edilmedi. Hepsi isim yapmış, büyük maliyeti olan oyuncular verildi. Şimdi hoca bu yıldızları toparlayabilecek mi? İyi futbol oynatabilecek mi? Diyalogları nasıl olacak? Koca bir soru işareti var. Bu soru işaretinin en büyüğü de televizyon ve gazetelerdeki eleştirilerden geliyor.
Dursun Özbek yönetimi, Lucescu’ya giderek çok büyük hata yaptı. Resmen hocaya güvenmediğini deklare ettiler. Şimdi ne kadar sahip çıkmaya kalksalar da atı alan Üsküdar’ı geçti. Düşünün ben Osman Şenher değil, Gomis’im. Antrenmandan sonra evime geliyorum. TV’lerde herkes teknik direktöre sallıyor. Gazetelerde herkes yine hocaya sallıyor ve bir Allah’ın kulu yönetici çıkıp teknik adamı korumuyor. Böyle bir çalıştırıcıya nasıl güvenirim?
Pazartesi bu kadro ilk maçını oynayacak. Kazayla berabere kalırsa, iyi futbol oynayamazsa şu geldiğimiz noktadan sonra tribünleri hiç kimse sakinleştiremez. Daha açık söyleyeyim: Tudor her maçını kazanmak mecburiyetinde. Adamı bu konuma getirdiler. İş bilmeyen yöneticiler ve sportif direktör!
Fatih Terim’in devamlı ismi geçiyor, geçmeye de devam edecek. Birincisi Terim hiç kimseye ‘Ben Galatasaray’a gelmek istiyorum’ diye söylemedi. İkincisi başkan dahil hiçbir yönetici, ‘Hoca bu kadronun başına sen geç’ diye teklif yapmadı. Bu da, ‘Terim’i unutun’ manasına geliyor. Terim büyük sıkıntılar yaşadı. O da etten, kemikten bir insan. Robot değil, dinlenecek. Kendini yenileyecek, sakinleşecek. Onun da zamana ihtiyacı var. Taraftar bilhassa sosyal medyada avaz avaz bağırıyor. Ben, Terim yorgun dinlenmesi lazım diyorum, bana diyorlar ki taş mı taşıdı, uçak mı yaptı. Bu tip insanlarla Galatasaray mücadele etmek mecburiyetinde.

Çok para harcandı
Galatasaray Divan Kurulu üyelerinden 45 kişi ıslak imzayla kurulun acil toplantı yapmasını istiyor. Başkan İrfan Aktar ise ‘noterden imzalı dilekçe getirin’ diyor. Şu an herkes korkuyor. Çok pahalı transferlerle yaşlı bir takım kuruldu. Bu takım başarılı olursa sorun yok. Ya olamazsa! Artık satılacak ne Riva ne de Florya var... Bunu düşünerek herkes tedirgin. Divan Kurulu üyelerine sormak lazım. Aklınız başınıza şimdi mi geldi? Ballı maaş alanlara, Store’daki malları çalanlara neden şimdiye kadar neden sesiniz çıkmadı? Ben bunun mücadelesini yaparken, neden beni yalnız bıraktınız?
Ne yaparlarsa yapsınlar, istedikleri kadar dilekçe de verseler, toplantı da yapsalar Dursun Özbek’e kongre kararı aldıramazlar. Benim artık ümidim kalmadı çünkü. Bu olmayan yönetimle 2018 Mayıs’ına kadar başkan kulübü götürecek. Ondan sonra ne olur, bilemiyorum. Ama şunu söyleyeyim. Kulüp daha kötüye gidecek. Kulübün vicdanlı, namuslu insanlara ihtiyacı var. Böyle insanlar göreve gelmediği müddetçe bu sıkıntılar yaşanmaya devam edecek.

Ceren Yeşilbaş’ı kutluyorum
17 yaşındaki kızımız Ceren, Rusya’nın Tomsk kentinde gerçekleştirilen Paletli Yüzme Gençler Dünya Şampiyonası’nda bir altın bir de gümüş madalya ülkemize kazandırdı. Hep söylüyorum, Attila Gökçe de bu konulara çok değiniyor. Yeni her dalda yeni gençler geliyor. Bu çocuklarımız Ayşe Ceren Yeşilbaş gibi madalya kazandırmaya devam edecek. Biz düşmüşüz futbolun peşine. Benim için bu dereceler her şeyden önemli. Ceren beni ve bütün Türkiye’yi ağlattı. Sağ olsun, var olsun, inşallah bu başarıları devam eder.