Olmazsa olmazlarıyla Barcelona!

16 Aralık 2014

İkinci bir hayatımız var mı ya da öncesinde oldu mu bilemiyorum ama bir kez daha dünyaya gelsem kesinlikle ama kesinlikle doğmak isteyeceğim şehir Barcelona! Aşk, sanat, müzik, güzel yemek, deniz mahsulü kokan sokaklar, büyüleyici Gaudi mimarisi ve tarih... Bunların hepsi bu şehirde bir araya gelmiş. Ve tabi ki bugünlere kadar özünü koruyarak metropol olmayı başarmış.

Sagra da Familia

Gaudi’nin muhteşem yapıtlarından biri. 1882 yılında Gaudi tarafından inşa edilmeye başlanmış fakat ne yazık ki Gaudi 1926’da bir tramway kazası sonucu hayatını kaybedince, kilisenin inşaatı günümüze kadar süregelmiş. 2010 yılında ziyarete açılan Sagra da Familia’ya gittiğinizde, hala bir kısmı tamamlanmamış ama göz alıcı bir mimari ve her detayı farklı bir keşfe yol açan bir sanat görüyorsunuz. Kilisenin üzerindeki heykeller Hristiyanlığın kurtuluşunu ve İsa’nın göğe yükselişinin hikayesini sırasıyla anlatıyor. Bu işlemeyi yapan usta kör oldu diye bir deyim vardır ya hani, o deyimi burası için kullansak pek imkansız bir şey söylemiş olmayız.

Parc Güell

Harikalar Diyarı’ndaki gibi Alice gibi hissettim burada gezinirken kendimi. Rengarenk estetik dev yapılar, heykeller, özenle

Yazının Devamı

Mahallenin yeni kahvecisi: DÖRT Kadıköy

31 Ekim 2014

Birkaç hafta önce Moda’da, DÖRT Kadıköy adında yeni bir kahve dükkanı açıldı. Kadıköy Moda civarlarında sık vakit geçiriyorsanız, buralarda son birkaç yılda oluşan değişimi gözlemleme şansınız olmuştur eminim. Starbucks’ların, Nero’ların açılmasıyla boyut değiştiren kahve kültürümüz, güzel mahallelerin butik ve kaliteli kahve üretimi yapan kahvecileriyle bir basamak daha atladı ve 3. dalga kahve demleme yöntemlerini hayatımıza soktu.
DÖRT Kadıköy de, İstanbul’da cold brew gibi 3. dalga kahve demleme yöntemlerini, kendilerine has karışımla sunan sayılı kahvecilerden. DÖRT Kadıköy adını kahvesever dört ortağından alıyor. Neylan, Fahri, Ürün ve Emrah, birlikte yaptıkları yurt dışı seyahatlerinde tattıkları lezzetlerden ilham alarak, burada yeni bir kahveci açmaya karar veriyor ve mekanı İstanbul’un yeni hip bölgesi Kadıköy’de açıyorlar.


DÖRT Kadıköy’ün iç tasarımı 1954 yılında ortaya atılan Brutalist iç mimariden esinlenerek gerçekleştirilmiş. Mekanda doğallık ön planda. Kendi kendine oluşmuşluk ve hamlık ile malzemelerin gerçek yüzü ortaya konmaya çalışılmış.


Menüde özel krema ile servis edilen havuçlu kek, kahve çeşitleri dışında, siyah, beyaz, yeşil ve bitki

Yazının Devamı

Takıp takıştırmayı sevenlere Bugga

31 Ekim 2014

Yaklaşık bir yıldır Moda’da, Tek Büfe’nin biraz yukarısında şirin mi şirin bir takı dükkanı var. Adı Bugga…


Son zamanlarda ben de müdavimleri arasına girdim Bugga’nın, arada bir uğramadan içim rahat etmiyor. Bugga’nın yaratıcısı Müge, bir tutku olarak başlamış takı işine. Hepimizin hayalini kurduğu o plaza dünyasından koşarak uzaklaşma, beyaz yaka insanı olmaktan kurtulma ve kendi macerana doğru yola koyulma işinde emin adımlarla ilerlemiş ve hayalindeki dükkanı açmış.

Bugga’da Müge’nin hem kendi tasarladığı takılar, hem de farklı tasarımcıların çalışmaları yer alıyor. Pleksi üzerine rengarenk çalışmalar da var, bronz ya da gümüş kaplı zarif takılar da… Aynı zamanda yılbaşı olsun, cadılar bayramı olsun Bugga’da boş geçmiyor. Meraklısına bu özel günler için hazırlanmış tasarımlar da vitrinde yerini alıyor. Bugga’daki ürünlere etsy üzerinden de ulaşabilirsiniz bu arada.

Böyle girişimlerin kesinlikle desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. İlk fırsatta gidin bir göz gezdirin vitrine. İçeride birçok farklı zevke hitap edebilecek çizgide ürün var. Mutlaka kendinize uygun bir şey bulursunuz.

Yazının Devamı

Tatlı mı tatlı Rumeli Çikolatacısı

11 Eylül 2014

Tatlı mı tatlı bir mekan daha açıldı Moda’da. Adı Rumeli Çikolatacısı. Moda Havuzu’nun hemen karşısında, ışıl ışıl camekanları, mis gibi kahve ve çikolata kokusuyla yoldan geçenleri kendine çekiyor.


Mekanın ortasında mermerden yapılma minik bir havuz var. Bu havuzun üzerinden akan şerbet, içeride minyatür bir Osmanlı sarayı atmosferi yaratmış. Muhteşem Yüzyıl popülaritesini yaşarken, böyle mekanlara gitmek insana kendini film setinde hissettiriyor.



Yazının Devamı

10 maddeyle en iyi Fethiye tatili

9 Eylül 2014

Yaz bitti bitiyor derken, güneye inip deniz kum güneş üçlüsünden sonuna kadar faydalanma hayalleri kurduğumuz günlerden herkese merhaba! Günler kısalıyor, bu senenin son yaz tatillerini yapıyoruz diye üzülüyorsanız çözümü var, merak etmeyin. Önümüzdeki sonbahar aylarında hala denize girilebilecek güzide plajları olan Fethiye yardımımıza koşmaya hazır. Olur da kaçamak yaptınız, yolunuz o taraflara düştü… Buyurunuz karşınızda Fethiye’ye gitmişken yapılması şart 10 madde.

1. HELP’in kokteyllerinden dene

HELP Ölüdeniz’de Belcekız plajına paralel uzanan mekanlardan biri. Ve hatta bence o mekanlardan en iyisi. Brad Pitt’ten Uma Thurman’a her sandalyenin bir Hollywood yıldızının adının yer aldığı kendine özgü mobilyaları ve mimarisi, ilginç kokteylleri, haftanın belirli günleri Bob Marley tadında takılan müzik grubuyla tatilinize renk katacak bir mekan olduğu kesin. Ana yemeklerden şarap sosu ve hardallı patates püresiyle servis edilen bifteğini tavsiye edebilirim.

2. Camialtı Hacı Bey dondurmacısına uğramadan dönme

Bu adamlar hayatımda yediğim en güzel dondurmayı yapıyor desem yalan olmaz. Fethiye’nin içinde salaş, genellikle civarda yaşayanların bildiği mini bir dükkan

Yazının Devamı