HACiVAT iLE KARAGÖZ 2012

2 Ağustos 2012

- Hayihak Karagözüm...
* Ve aleyküm selam Hacivat... De diyeceğini, sor soracağını... Ama çalıştığım yerlerden sor...
- Suriye’nin durumuna ne diyorsun?..
* Esad, Esed oldu, dostluk bozuldu...
- Ee, daha düne kadar can ciğer kuzu sarmasıydık, şimdi niye papaz olduk?..
* İmam işini yapmazsa, papazı, hahamı girer devreye... Demek ki yancıların dostluğu uzun ömürlü olmuyormuş... Biz Amerika’nın, o da Rusya’nın yancısı...

Yazının Devamı

HACiVAT iLE KARAGÖZ 2012

26 Temmuz 2012

* Hayırlı günler Karagözüm...
- Sana da Hacivat... Aman gözünü seveyim, bu sıcakta oruç zaten zor, bir de sen ağır meselelerden bahsedip canımı sıkma... Magazin filan konuşalım...
* Tam üstüne bastın... Bodrum’un bazı yerlerinde bir lahmacunla ayran 50 liraya satılıyormuş, duydun mu?
- Hadi canım... Alınıyor muymuş peki?..
* Kapış kapış...
- Maşallah... Lahmacunun 50 liraya satıldığı yerde, aç kalmak da bir 15-20 lira tutar herhalde...
* Plajlardan bir haber daha... Ayağı sargılı olan Sevda Demirel’i sevgilisi plaja kucağında taşımış...

Yazının Devamı

TATiL TiPLERi

19 Temmuz 2012

Rutinciler: Her yaz, hemen hemen aynı mevsimde, hep aynı yere gidenler. Değişiklikten hazzetmez, trend kovalamaktan kaçınırlar. Zaman içinde o tatil beldesinin yerlisi gibi davranıp, yöredeki değişimlerin tamamına itiraz ederler...
Tatil köyücüler: Açık büfe, onları hipnotize etmiştir. Yıl içinde hep daha doğal bir tatilin hayalini kurup, ısının basmasıyla beraber konformizmin batağına saplanırlar. Ortak özellikleri sofraya ilk oturan aile olmaya çalışmak, hiç okumadıkları gazeteleri okumak ve animatörlere çatma isteğini durdurması zor şekilde hissetmektir...
Yerinde duramayanlar: Bunlar kıpır kıpır eden organizmalardır. Bir yerde üç geceden fazla kalınca nefes düzenleri bozulur, sinirleri yıpranır. Kafalarının bir yerinde “Asıl eğlence başka yerde, ben sanırım yanlış beldedeyim” düşüncesi sabittir...
Gurbetçiler: Tatilde yurt dışına çıkanların gizli planı, hayati bir değişiklik yapmaktır. Bunu beceren azınlık, genellikle bir ayağı yurt dışında bir hayat kurar. Beceremeyen çoğunluksa “Türkiye’de gitmediğim bir sürü güzel yer varken, tuttum nereye gittim” homurtularıyla döner...
Evde geçirenler: Gelecek yaz için kendilerini nadasa bırakıp gerçekten dinlenirler...

iKi?RE

Yazının Devamı

AKIL HASTALIĞI TEDAVi EDiLEBiLiR, PEKi YA AKILSIZLIK?

12 Temmuz 2012

Bir bilimadamı, şizofreni tedavisini tümden değiştirecek bir buluşa imza atar. Medyada ‘Şizofreniye Çare Bulan Adam’ başlığıyla haber olur. Çalışmalarını tamamlamak isterken, rant peşindeki güç odaklarının engeline takılır. Hükümet de devreye girer ve duruma siyasal kamuflaj vermek için bilimadamı hapse atılır. Ve olaylar gelişir...
Çok heyecanlı, pek pahalı bir Hollywood filminin özeti gibi değil mi? Hele bir de başrolde Robert De Niro olursa! Ama film değil, gerçek bir hikaye bu. Ve günümüzde, bugün, güzide ülkemizde yaşanıyor.
Bilimadamı Prof. Dr. Tayfun Uzbay.
Tam açılımıyla Prof. Dr. Eczacı Kıdemli Albay Tayfun Uzbay.
Şizofreni tedavisinde dopamin hipotezini tamamen yıkan agmentin hipotezini ortaya koyuyor. O günden beri de başı dertten kurtulmuyor.
Şizofreni, sebebi beyindeki kimyasal değişimlerle açıklanan akıl hastalığı. Bu akıl hastalığında yıllardır en kuvvetli ve kabul gören hipotez, dopamin hipotezi. GATA Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İ. Tayfun Uzbay ve ekibi, yeni bir tedavi alternatifini geliştirip ortaya koyar: Agmentin hipotezi.
Ekip, alkol ve madde bağımlılığıyla şizofreni arasındaki ilişkinin nörobiyolojik temellerini

Yazının Devamı

iKi RESiM ARASINDAKi 7 FARK

5 Temmuz 2012

Not: Balotelli, Beşiktaş’a yakışır, hangi sezon olur bilmem ama yakışır. Bu arada geçen hafta attım tuttu; İtalya-İspanya finalini İspanya kazandı. Şu kesin ki 2014’te İspanya’yı tutmayacağim, yeter, yeni bi halk sevinsin!)

Not: twitter adresim ‘vedatozdemiro’, sahte hesabın adı ‘vedatozdemiroğl’ ve sahtemin izleyicisi, benim iki katım! Meraklısını hakikate çağırırım!

Yazının Devamı

KISA DALGA

28 Haziran 2012

Tertemiz nesiller yarattık. Hepsinin beyni yıkandı, tamamının kafası ütülendi!
Aşıkları koruyor diye yüz bulup St. Valentin’den manastırın anahtarını isteyen yüzsüz de çıkmıştır...
Ülkeyi gerçekten, en sade şekilde kalpten sevebilmek için ‘sadece vatandaş’ olmak gerekir: Toprağı sahip olmadan da sevebilen bir mülksüz...
Normalde liberalken, ilk kadehte sosyal demokrat, şişe bittiğinde sosyalist olan da var. Kahveyi içince gene sosyal demokrat, çorbayı kaşıklayınca tekrar liberal konuma geçebiliyor bari...
İdam cezası yasayla kaldırılır ama haysiyet cellatlığına son vermek, devleti aşar!..
Nasıl bir susturulduysa zamanında, her ağzını açan ‘halk adına’ konuşuyor...
Az kağıt tüketiyoruz çünkü mesaimiz daha çok ‘üç kağıt’ üzerinde yoğunlaşıyor...

Yazının Devamı

ÖYLE BiR SEZON FiNALi Ki

21 Haziran 2012

Aylin ve Soner artık mutludurlar. Kavuşmuşlar, evlenmişler, bebek beklemektedirler. Fakat halleri öyle acayiptir ki, Süleyman bile “Arkadaş bu ne gerilimli mutlulukmuş böyle ya, ayrı olduğunuz zamanlar bile bu kadar üzgün değildiniz, tedirginlikten can vereceğim ama ya” diye isyan eder...
Karolin’in öpüştüğü adamların kurşun yeme geleneği bozulmamıştır. Bu kez de ahir yaşında şeytana uyup sarışın cadının dudaklarına yapışan Ekrem Bey vurulmuş, hastanelik olmuştur. Dizimizin altın kuralı da budur zaten. Her bölüm mahkemeye, hastaneye ve hapishaneye düşmesi gereken üç tip olmadan asla yürümez...
Ali Kaptan, yıllar sonra denize açılmaya karar vermiştir. Eski bir tekne bulur, kazıyıp boyar, teknenin adını ‘Eğer Bir Dolap Çeviriyorsan Gebertirim Seni’ koymayı düşünür ama sığmadığı için ‘Kaderim’ koyar. Denize dönme kararına eski karısı ve çocukları aşırı şaşırırlar. Öyle ya, kaptan adamın denizde ne işi olur ki...
Soner, bebek beklerken ödül gelir. TÜSİAD, ‘işiyle zerre ilgilenmeyen yegane çok zengin işadamı’ olması nedeniyle Soner’e şilt verir ama onu almaya da gene Süleyman gider. Aynı törende bulunan Halit Ergenç, Süleyman’ı “Benim padişahlığım nedir ki hocam, ekranların

Yazının Devamı

iKi RESiM ARASINDAKi 7 FARK

14 Haziran 2012

(Not: Şampiyon Beşiktaş Basketbol Takımı’nı ve başta Ergin Ataman hoca olmak üzere tüm emeği geçenleri kalpten kutlarım...)

iKi?RESiM ARASINDAKi 7 FARK

CUMARTESi

Elif Çağlar konseri, 16 Haziran Cumartesi, Beyoğlu Hayal Bistro, 23.00... ‘Music’ albümüyle tanınan Çağlar, yeni albümü için yoğun çalışma içinde, meraklısına duyurulur...

Yazının Devamı