Online İtibar Yönetiminizde Dizginleri Ele Alın! - 2

26 Ekim 2015

Önceki yazımda online itibar yönetiminizde dizginleri ele almanın ilk adımı olan mevcut online izleniminizdeki durum tespitinizi yapmayı ve istemediğiniz içerikleri nasıl temizleyebileceğinizi anlatmıştım. Bu yazımda ise size online izleniminizi nasıl şekillendirebileceğinizi aktaracağım.

SOSYAL MEDYA EN ÖNEMLİ ADIM

Günümüzde insan kaynakları departmanları bile işe alım yapacağı zaman bazı adaylar hakkında sosyal medyada bir araştırma yapıyor. Neden böyle bir araştırma eğiliminde oldukları başka bir yazının konusu ve daha sonra bu konuda da yazacağım.

Bizzat şahit olduğum bir husus olduğu için aktardım bir örnekle devam edeyim. Özel bir şirketin insan kaynakları yöneticisi ilandaki bir pozisyona başvuran adaylardan birinin Facebook profilindeki herkese açık olan bir fotoğrafını görüyor. Fanatik bir taraftar olan adayın holigan ve şiddet eğilimli olabileceği çıkarımını yapıyor ve bu adayın ekipte agresif tutum sergileyip sorun çıkarabileceğini yorumluyor. Dolayısıyla bir çıkarım yaptığı için belki de tam anlamıyla uygun olan bir adayı eliyor. Gördüğünüz üzere artık işe alımlarda özgeçmişin de ilerisinde etkenler söz konusu. Bu nedenle aşağıda sıralayacağım maddeleri büyük

Yazının Devamı

Online İtibar Yönetiminizde Dizginleri Ele Alın! - 1

21 Ekim 2015

Günlük hayatımızda kurduğumuz fiziksel iletişimde dış görünümün önemi yadsınamaz. Hani bir söyleyiş vardır ya ‘insanlar kıyafetiyle karşılanır fikirleriyle ağırlanır/uğurlanır’ diye tam da o misal… İletişim yeteneğiniz ve fikirleriniz tabi ki çok önemli fakat gerek insanların önyargıları gerekse de toplumsal kurallar bizi dış görünüşe de büyük önem vermeye itiyor.

Dış görünüşümüzün kurduğumuz iletişimin verimliliğine etkisi bu kadar fazlayken, internetteki dış görünüşünüzün de online itibarınız için çok önemli olduğu çıkarımını yapmak yanlış olmaz sanırım. Aralarındaki fark göz önünde bulundurulduğunda; fiziksel iletişimde mutlaka kanlı canlı bir ‘siz’e ihtiyaç vardır ve o esnada giydiğiniz kıyafetler, saçınızın şekli, duruşunuz vs. ilk izleniminizi direkt etkiler. Yani fiziksel iletişimde o esnada olan biten ilk izlenim değerlendirmeleri size bağlıdır. İyi gününüzdeyseniz işler iyi gider… Online iletişim de ise siz evde mışıl mışıl uyurken bile kafasını uzatıp size bakan birileri vardır. Hayır tabi ki siz uyurken size direkt bakamazlar ama online görünüşünüzden, bir yerlerde bıraktığınız izlerden, attığınız tweetlerden sizi araştırmaya tabiri caizse süzmeye başlarlar. Ve en

Yazının Devamı

Kayınçon Mahmut bunu beğenmedi!

19 Ekim 2015

Mark Zuckerberg’in geçtiğimiz ay bir ‘soru - cevap oturumu’nda Facebook’un bir dislike (beğenmedi) butonu üzerinde çalıştığına dair planlarını açık etmesinden hemen sonra Facebook reactions (karşılıklar) ‘ın denenmeye başladığının haberini aldık. Bu bir sağ gösterip sol aparkat denemesi miydi yoksa beğenmedi butonunun Facebook kullanıcılarında yaratacağı olumsuz etkiden mi çekinildi bilemiyoruz. Bildiğimiz bir şey varsa artık hayatımıza Facebook reaksiyonları ve yeni terimlerin gireceği…

BEĞEN - MUHTEŞEM - İNANILMAZ! - HAHAHA - YAŞASIN - ÜZGÜN - ÖFKELİ

Zuckerberg yukarıda bahsettiğim ‘soru - cevap oturumu’nda dislike yani beğenmeme butonunun olumsuzluğa yol açacak bir şekilde değil de daha çok empati yapmaya ve paylaşımdaki duruma ‘üzgün’ olunduğunu veya ilgili durumdan hoşnut olunmadığını bildirmeye yarayacağını belirtilmişti. Aslında söylerken bile zorlandığım bu durumu basit bir butonla yapabileceğini düşünmek de biraz iyimser olurmuş.

İleride bir gün tam anlamıyla bir ‘Kayınçon Mahmut bunu beğenmedi!’ vakası yaşar mıyız bilemiyorum ama reactions (karşılık) hamlesinin Facebook’u daha eğlenceli ve hatta interaktif bir alan yapacağından kuşkum yok.

REAKSİYONLAR

Yazının Devamı

Kazan - kazan - kazandır…

15 Ekim 2015

2012 senesinde hayata geçirmeyi hedeflediğim ama daha sonraları ticari kaygılar sebebiyle farklı bir projeye odaklanmamdan kaynaklı rafa kaldırdığım bir sosyal sorumluluk projesinden bahsedeceğim bugün size. Genel hatlarıyla buradan aktaracağım ve belki bir okurumun kafasına yatarsa hayata geçirmesinden ötürü mutluluk duyacağım bir yazı olacağı için ayrıca mutluyum. Başlıyoruz!

NEDİR BU BAKADEMİ? NEREDEN GELDİ AKLIMA?

Projenin adını BAKADEMİ yani beceri/bilgi/birikim akademisi olarak belirlemiştik o zamanlar. İsim babası çok sevdiğim arkadaşım, abim, eski iş ortağım Yılmaz Avcı'dır. Aslında yurtdışında SkillShare olarak bilinen projenin sosyal sorumluluk versiyonu diyebiliriz Bakademi için.

Bakademi veya SkillShare projelerinin her ikisinde de online bir platform söz konusu. Bir websitesi ve mobil uygulama sayesinde bütün işlemler online gerçekleştiriliyor. Ancak eğitim kısmı offline da olabiliyor online da.

Şöyle ki;

Yani kazan - kazan - kazandır…

Yazının Devamı

Sosyal Medya ve Toplumsal Reaksiyonlar

14 Ekim 2015

Dün akşam A Milli futbol takımımız müthiş bir geri dönüş ve zafere imza atarak Fransa 2016'ya gitmeye hak kazandı. Bütün ülke sancılı bir süreçten geçerken bir nebze olsa da güzel bir haber almanın sevinciyle sokağa döküldü. Sokağa döküldü diyorum ama benim çocukluğumda yaşadığım o sokağa dökülmeler gibi değildi. Zaten son yıllardaki milli sevinçlerin sokağa taşması da hiç eskilerdeki gibi olmuyor açıkçası. Şimdi 'Nerde o eski sokağa dökülmeler?' demeyeceğim ama hakikaten durum bu.

PEKİ BU AZALMA NEDEN KAYNAKLANIYOR?

Bu azalmanın nedenini hiç düşündünüz mü? Kendimden örnekle açıklayacağım durumu. Mesela Galatasaray'ın UEFA kupasını aldığı dönemde her maçının ardından arabalarla konvoya katılır, zafer sarhoşluğunu sokaklarda doyasıya yaşardık. Şimdilerde ise bir zafer kazandığımızda arabamı alıp yollara düşmek yerine elim bilgisayarıma gidiyor. Hemen twitter'a, instagram'a ve facebook'a bakıyorum. Yazılanları, çizilenleri keyifle okuyor hatta katkı sağlıyor ben de paylaşımlar yapıyorum. İçimdeki heyecanı, vermek istediğim tepkileri, söylemek istediklerimi bir şekilde sosyal medya üzerinden göstererek sanal da olsa yaşıyorum. Çoğu insan da artık bu şekilde aktarıyor

Yazının Devamı

Zeki Müren de Sizi Görecek!

13 Ekim 2015

PERİSCOPE NEDİR? NASIL KULLANILIR?

Geçtiğimiz şubat ayında Twitter tarafından satın alınarak dikkatleri üzerine çeken ve popüler hale gelen “anlık canlı video yayını” yapmaya yarayan bir mobil uygulamadır Periscope.

En yeni sosyal medya platformlarında biri olan Periscope sosyal medya platformlarının en temel özelliği olarak göze çarpan iletişimin tek taraflı olmaktan çıkıp karşılıklı olması -daha afili deyimle interaktif olması- sayesinde özellikle ünlüler tarafından çok çabuk keşfedildi.

Periscope için en fazla özgüven gerektiren sosyal platform bile diyebiliriz. Zira Periscope ile yayın yapan kişi bir anda kendisini binlerce insana karşı konuşma yaparken bulabiliyor. Kendi çapında 'ünlü' bile oluyor insanlar...

Temel işleyişi gayet basit. Mobil cihazınızdan uygulamayı açarak her hangi bir yerde, her hangi bir zamanda ve her hangi bir konuda “canlı yayına başla” diyerek insanların bu yayına katılmasını bekliyorsunuz. Sonrası ise tamamen sizin anlattıklarınıza veya yeteneklerinize kalmış. Anlattıklarınız izleyenlerin hoşuna gitmezse anında 'zap' yaparlar.

ZEKİ MÜREN DE SİZİ GÖRÜYOR

Periscope'un televizyondaki canlı yayınlardan farkı izleyenlerin konuya anında dah

Yazının Devamı

Twitter'ın 140 Karakter Sınırı Tarih Mi Oluyor?

12 Ekim 2015

ATEŞ OLMAYAN YERDEN TWEET ÇIKMAZ

Şu sıralarda bir çok teknoloji blogunda Twitter’ı twitter yapan 140 karakter kısıtlamasının kaldırılacağı ve kullanıcıların 140’tan daha fazla karakter içeren içerikler oluşturabilmesine imkan sağlayacak olan 140 Plus isimli yeni özelliği yazılıp çiziliyor.

Geçtiğimiz günlerde The Wall Street Journal Twitter CEO’su Jack Dorsey ‘140 Plus’ projesini yönettiğine dair bir yazı yayınladı. Her ne kadar Twitter bu söylentileri doğrulamamış olsa da yorum yapmaktan da kaçınıyorlar. ‘Sükut ikrardan gelir’ demiş atalarımız. O yüzden biz de büyük ihtimalle gerçekleşecek özellik üzerine kafa patlatmaya başladık.

Söylentiler henüz resmi olarak ispat edilmese de bu özelliğin aktif olma ihtimali dahi Twitter kullanıcılarını rahatsız etmeye yetti. Zira bir çok insan aslında 140 karaktere aklındakileri sığdırabilmek için daha yaratıcı cümleler kurmaktan ve kendisini bu anlamda keşfetmekten mutlular. Twitter’ın bu sınırı kaldırmasıyla yeni bir Facebook olması ihtimali dahi onları rahatsız etmeye yetiyor bile.

İHTİMALLER NELER?

Twitter’ın bu konuda birkaç yöntemi seçebileceği yönünde kanaatler mevcut;

Birincisi Twitter’ın karakter sınırını komple

Yazının Devamı