Günseli Önal

Günseli Önal

gonal@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İngiltere’nin bundan önceki büyükelçisi Sir Peter Westmacott’tu. Çok olağanüstü bir durum yoksa İngiltere Kraliçesi büyükelçi atadıklarına “sir” unvanını veriyor. Yani Westmacott’un asaleti sonra-dan olma, aileden gelme değil. Eşi Susie Nemazee ise Şah dönemindeki İran’ın ileri gelen ailelerinden birinin kızı. Peter Westmacott Ankara’dan sonra Paris’e büyükelçi olarak atandı. İşte bu aile Türkiye’deki görevleri sırasında Bodrum Yalıkavak’ta büyük bir arazi alıp üzerine iki villa yapmaya başlamışlardı.  İşte bu evler bitti ve İngilizce’de “house warming” dedikleri evin açılış partisini yaptılar. 

Partideki tek kravatlı

Susie, Paris’ten haftalar önce geldi, son kalan rötuşları tamamladı. Ne kadar çok Türk dost edinmişler buradaki görev süresinde. Bahçelerini yapan English Garden’ın sahibinden başka İngiliz var mıydı diye hafızamı zorluyorum. Evet vardı. Yine İngiltere’nin eski Ankara Büyükelçilerinden Logan’lar partideydi. Egemen Bağış ve eşi uçaktan inip gelmiş-lerdi. Egemen Bey tek kravatlı ve takım elbiseli olandı partide. Kravatını hemen çıkarttırdılar. Dışişleri eski Bakanı Yaşar Yakış vardı, eşsiz gelmişti. Şule Bucak CHP’den ayrıldığını söyledi. Tayyibe Gülek eşiyle davetteydi. Bir de Alman Yeşiller milletvekili Claudia Roth vardı. Tabii Türk diplomatlar da vardı. Başta Dışişleri eski bakanı İlter Türkmen ve eşi Füsun Türkmen olmak üzere. Mehmet Ali Bayer’i siyasiler mi yoksa diplomatlar arasında mı saymak gerekir bilmiyorum. Cem ve Nilüfer Duna, Akın ve Esin Alptuna Bodrum’daki yazlıklarından, Ergün ve Semra Pelit Alaçatı’dan gelip partiye katılanlardandı. Partinin diğer takım elbiseli davetlisi İlber Ortaylı’ydı. Ama onunki ketendi ve kravatsızdı. 

İş dünyasından davetliler 

En çok iş dünyasından davetli vardı. Selahattin Beyazıt güneş batmadan gelenlerdendi. Eşi Ayşe Beyazıt ve oğlu kendisine sonradan katıldı. Garanti Bankası en yoğun biçimde temsil edilen kurumdu. Yönetim Kurulu Başkanı Ferit Şahenk ve eşi, eski Genel Müdür Akın Öngör ve eşi, şimdiki Genel Müdür Ergun Özen ve eşi yemeğe geçildiğinde ayrılanlardandı. Yemekte benim masamda Erol Uçer ve eşi, Ankara’dan  Kaan ve Yasemin Asena vardı. Yasemin, Susie evi yaparken sık sık Bodrum’a gelerek iç dekorasyonuna profesyonelce yardım etti. 

Tutulmayı izledik  

Ahmet Ertegün’ün eşi Mica Ertegün, Çiğdem Simavi, Şerif ve Cenap Egeli, Aldo Kaslowski yanımdaki masa komşularımdı. Bülent, Oya Eczacıbaşı ve Zeynep, Metin Fadıllıoğlu çiftleri geldiğinde yemek başlamış ve masalarda yer kalma-mıştı. Gecenin ortasında birden herkesin dikkati gökyüzüne çevrildi. Ay yükselmiş, yavaş yavaş yarısı karanlığa gömülüyordu. Yıllardır ilk kez gökyüzüne  bu kadar yakınken ay tutulmasını saniye saniye izledim.  Yemekler bitip konuklar seyrelince ev sahipleri kalanları terasa davet etti. Bir tarafta koy ve dümdüz bir deniz ve yukarda yarısı tutulmuş bir ay bir daha kolay kolay rastlanamayacak bir görüntüydü. Westmacott’lar ertesi gün Göcek’ten Haldun ve Çiğdem Simavi’nin teknesiyle Akdeniz koylarına açılmak üzere Bodrum’dan ayrıldılar.

Haberin Devamı

Henry Moore’u tanır mısınız?
Henry Moore 1986’da ölmüş bir İngiliz heykel-traş. Gören gözle bakarsanız bütün büyük kentlerin, özellikle İngiltere’nin, Kanada’nın sokaklarını, müzelerini süsleyen dev  bronz soyut heykelleri fark edersiniz. Yaz başında Estonya’nın başkenti Talin’e gittiğimde yapımı 73 yıl süren Kumu Sanat Müzesi’ni gezmiştim. Finlandiyalı bir mimar tarafından yapılan müze 2008 En İyi Avrupa Müzesi ödülünü kazanmıştı ve bu ödülü taçlandırmak için de kapısına bir Henry Moore heykeli dikilmişti. Bilmiyorum  kulağınıza geldi mi, Sabancı Müzesi Müdürü Nazan Ölçer Yorkshire’deki Henry Moore Vakfı ile sıkı pazarlıklar yapıp duruyor 20. yüzyılın bu en önemli heykeltraşlarından birinin sergisini kendi müzesine de getirebilmek için.
Umarım bu Türkiye’nin şimdiye kadar hiç görmediği devasa sergiler bir ödül de Sabancı Müzesi’ne getirir. Nazan Ölçer çalıştığı müzeleri ödül alma seviyesine çıkartmakla da ünlüdür.