Uğur İşven

Uğur İşven

ugur.isven@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları

12 Haziran Genel Seçimleri’nden iki gün önce CHP milletvekili adaylarının Havagazı Fabrikası’ndaki toplantısında yaşanan olay, sonunda tatlıya bağlandı.
Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam arasında yaşanan olay gerçekten anlam vermekte güçlük çektiğimiz bir durumdu.
Tabii ki olayın iki tarafı için de benzer bir durum söz konusuydu.
Susam, karşılaştığı haksızlık karşısında ne yapacağını şaşırmış haldeydi.
Önce açık özür beklediğini duyurdu, sonra çareyi hukuk yoluna başvurmakta buldu.
Kocaoğlu da o ilk andaki öfkesi geçtiğinde, verdiği tepkinin aşırılığının, haksızlık ettiğinin farkına varmıştı.
Fakat olay henüz sıcakken bir girişimde bulunmaya çekiniyordu. Konu açıldığında soruları geçiştiriyor, samimi sohbet ortamında ise “Bu işi aramızda çözmemiz şart. Ancak biraz zaman geçsin” diyordu.
Beklenen zamanın geldiğini, ortamın olgunlaştığını her iki tarafa gösteren ise Milliyet Ege oldu. Geçen hafta yazı işleri ekibi olarak “Misafir Odası”nda Mehmet Ali Susam’ı ağırladık.
Konu, esnaf veya İzmir olduğunda coşkuyla konuşan Susam, Kocaoğlu ile arasında geçen olay açıldığı anda duraladı.
Kelimeler adeta boğazında düğümlenerek söylediği “Hiç hak etmediğim, hiçbir izahı olmayan o muamele beni yüreğimden yaraladı” cümlesi hala kulağımda.
İşte bu cümle ve ardından “Aziz Bey kamuoyu önünde bu konuda ciddi bir özür borçludur. Çünkü çok haksızlık etmiştir” sözü, Kocaoğlu için de işaret fişeği oldu.
* * *
Başkan, beklediği anın geldiğine kanaat getirmişti. Bu sözlerin yayınlandığı gün de ilk adımı avukatı aracılığı ile attı. Uzattığı zeytin dalının nasıl karşılanacağını, ne cevap geleceğini beklerken de, salı günü ziyaretimize geldi.
Haliyle, konuşulan konulardan biri de Susam’ın o sözleri oldu. Bu konuyu zamana bıraktığını ancak belediyeye yönelik ikinci operasyon gibi olaylar yüzünden geciktiğini anlattı Kocaoğlu.
Susam’ın bu konu açıldığında ne kadar duygusallaştığını, hatta sesinin titrediğini hatırlattığımda ise “Merak etmeyin. Kendimi affettireceğim” demekle yetindi.
Kocaoğlu’nun bu sözünün gazetemizde yayınlandığı gün, barışma konusu kesinleşti. Muhatabının samimiyetini gören Susam, yüreğindeki o yaraya merhem olacak bir özürün şartlarının oluştuğunu görünce “tamam” dedi.
Sonuçta bazı gazetelerin yönetici ve temsilcilerinin bulunduğu barış yemeğinde, Susam’ın 7 aydır beklediği “açık özür” Kocaoğlu tarafından dile getirildi ve o tatsız görüntü tarihe karıştı.
Bu olay CHP’nin İzmir’deki gücünü artırır mı; sıkıntıları giderir mi orasını bilemem.
Benim bildiğim bu barış hangi partiden olursa olsun, kavgayı, gerilimi sevmeyen İzmirliyi mutlu etmiştir.
Bana düşen, yaptığı bir yanlışı görüp açıkça af dilemek gibi; herkesin gösteremeyeceği bir büyüklüğü ortaya koyan Aziz Kocaoğlu’nu ve bu özürü kabul ederek onurlu duruşunu böyle bir barışla taçlandıran Mehmet Ali Susam’ı tebrik etmektir.

Haberin Devamı

Göztepe’nin hakkı

Haberin Devamı

Karşıyaka için bir stat yapılması daha ilk gündeme geldiğinde Göztepe taraftarının içi şöyle bir burulmuştu.
Konu sohbet aşamasından gerçekleşme ortamına girince de “Karşıyaka’ya stat yapılırken biz haksızlığa uğruyoruz” durumu oluştu.
Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç “Örnekköy’deki stat dışında, İzmir’e daha büyük bir stat daha yapacağız” deyince de ok yaydan çıktı.
“Hak arama zamanı” diyen Göztepe taraftarı, internet ortamında başlayıp büyüyen bir “Stadımızı isteriz” kampanyası başlattı.
Ancak beklenen cümleler, İzmir’de iki gün incelemeler yapan Bakan Kılıç’ın ağzından bir türlü dökülmedi. Kulüp temsilcileri ile yaptığı toplantıda, “İki tane stat yapacağız ama kulüplere değil, tüm İzmir’e. Statların sahibi bakanlık olacak. Kulübe tahsisli olmaz” dedi.
Göztepelilerin beklediği yaklaşım bu değildi ama zaten “Stadı yaptır, tapusunu bana ver” diyen de yok ortada.
Bu konu burada kapanmaz; Göztepe taraftarı bu işin peşini zaten bırakmaz.
Atatürk Stadı kalacaksa, Örnekköy’den başka bir stat daha yapılacaksa; üç aşağı beş yukarı nereye yapılabileceği belli.
Buca’da zaten stat var. O zaman İnciraltı olmazsa, Güzelbahçe’ye...
Orası da olmazsa, Gaziemir.
O yüzden; önce şu stat hızlı bir şekilde yapılsın; gerisi Allah kerim.
Bunun yerel seçimi var, genel seçimi var. Göztepe’nin böyle bir taraftarı oldukça sonrası kolay yani.