Kuzugöbeği mantarı altın gibi…

26 Mart 2023

Denizi severim ama dağlara aşığım. Dağ sevdamı da Balkan göçmeni olmama bağlıyorum. Hele bu mevsim gelince bi başka sevdalanıyorum dağlara. Çünkü doğa neredeyse her hafta renk değiştiriyor. Kuru otlar baharın tatlı rüzgarıyla dağılırken, yerini yemyeşil çimenler, mis gibi kokan çiçeklere bırakıyor. Yol kenarları papatya halılarıyla kaplandı. Kırmızı gelincikler geçenlere göz kırpıyor. Sadece bu kadar mı? Değil elbette… 

Doğa tüm bu güzellikleriyle birlikte bahar aylarında insanlara bereket de sunuyor. Bu mevsim aynı zamanda, ülkemizde sıkça görülen kuzugöbeği mantarı mevsimi. Dün köyde sevgili komşum Turgay Güneş abimle adeta kuzugöbeği mantarı avına çıktık. 

Çınardibi Köyü’nden Bayındır’a doğru inerken sağlı sollu dağları kaplamış çam ormanları içinde saatlerce dolandık. Elimizde sepet, dilimizde dua ile dolandık. Ama nafile. Bir tane kuzugöbeği bile bulamadık. 

Bizim için bulup bulamamak önemli. Ancak birçok insan için bu mantar çok kıymetli.

Yazının Devamı

Olan olmayana bakacak

19 Mart 2023

Gökyüzünü karıştırırım, günü, geceyi
Rüzgarla yağmurla dans ederim
Biraz aşk, bir tutam bal
Ve dans ederim, dans, dans, dans
Ve gürültünün içinde, koşarım, korkarım
Benim sıram mı?
İşte acı geliyor…

***

Yazının Devamı

İyi insanları yazmak lazım

7 Mart 2023

Üç aydır memleketi dolanıyorum. Bir televizyon kanalı için program çekiyoruz. Bu vesile ile binlerce kilometre yol yaptık. Yüzlerce insanla tanıştık. Memleketin farklı lezzetlerini yerinde tatma şansımız oldu. Geçen hafta başında Trabzon ve Akçaabat’ta idi çekimlerimiz. İki köfteciyi çektik. Trabzon’a daha önce hiç gitmemiştim. Hoş bunu da gittik saymıyorum, çünkü iki gün boyunca çekimini yaptığımız dükkanlardan burnumuzu çıkaramadık dışarı.

Yeri gelmişken söyleyeyim. Vallahi benim bu TV, sinema işi yapan insanlara saygım 10 kat daha arttı! Çünkü gerçekten “ağır” bir iş yapıyorlar. Bizzat deneyimledim bunu. Örneğin son seyahatim pazartesi saat 19.00’da başladı. Önce İstanbul, sonra sabah 04.00’te Trabzon uçağına gidiş. Sabah saat 7.30 Trabzon, iki gün hararetli çalışma, ki her sabah saat 06.00 kalkış, 07.30 mesai başlangıcı! Ama tüm bu yorgunluğun sonunda “güzel iş” çıktı düşüncesi hepimizin yorgunluğunu alan, ertesi güne yeniden

Yazının Devamı

Bi resim de mi çekilmeyelim yahu!

28 Şubat 2023

Aklımız yerinde değil, bir sağa, bir sola savrulup duruyoruz. Televizyonu açmaya korkar olduk. Güzel haberler hasretiz son günlerde. Ama olacak, güzel günler gelecek, hep birlikte aşacağız bu zorlukları. Derin izler bırakacak yüreklerinizde, asla aklımızdan çıkmayacak çığlıklar, çocuklar ama yaşam sürecek, gülümseyeceğiz önce. Zaman alacak ama kahkahalarımız da olacak! Olmalı da!

Yol bizi nereye götürürse

Böyleyim bu aralar, karışık aklım. Geçen hafta köyüm Çınardibi’nden bu duygularla İzmir’e dönerken bi anda aklımız dağılsın diye uzun zamandır yapmadığımız bi şey yaptık. Sevgili eşim Ebru ve oğlum Efe ile “Yol bizi nereye götürürse” dedik ve kendimizi Ödemiş’te bulduk. Genelde gittiğim yerlerde nereyi gezerim, nerde otururum planlarım. Bu kez hiç plan yapmadan çıktık yola ve vardık Ödemiş’e. Köyden çıkarken iyi kahvaltı yapmamıştık. Daha Ödemiş’e girer girmez “Ne yiyelim?” demeye başladı Ebru. E, tabi onun eşlikçisi Efe de “Acıktım

Yazının Devamı

Çocuklar ölmüşler baba!

21 Şubat 2023

“Çocuklar ölmüşler baba...”

Oğlum Efe, daha bugün bir şeylerin olduğunu anlamaya başladı. Televizyondaki haberlerden duyduğu “çocuklar ve ölüm” kelimeleri kalmış aklında. Gün boyu söyledi bu iki kelimeyi, gün boyu sordu durdu aynı şeyleri. Biz de ona depremi, dilimiz döndüğünce ölümü anlatmaya çalıştık. Sonra birden vazgeçtik!

O saf hali, temiz yüreği ölümle kırılmasın dedik... Ama nafile, biz bi şey demesek de çevremizdeki iletişim araçları bangır bangır türküsünü çığırıyor ölümün. Biz anlatmasak da bi gün o da anlayacak, o da yüzleşecek ölümle. Gel gelelim aklım hiç kabullenmek istemiyor bunu. Hiçbir çocuk ölümü tanımasın, anmasın istiyorum. Olmuyor ama, olmuyor!

Durmuyor o, çoluk çocuk demeden ateş gibi düşüyor ocaklara. Hepimizin yüreklerini yakıyor. Instagram’da önüme düşen bir video bunları bana düşündüren. Deprem bölgesinde bazı yıkıntılara rengarenk balonlar

Yazının Devamı

Birimiz üşürsek hepimiz üşürüz!

14 Şubat 2023

Aklım durdu... Yazıya nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Okuduğunuz bu cümleyi yazmadan önce onlarca şey geçti aklımdan. Yazdım sildim, yazdım sildim. Çok soğudu hava ama “üşüdüm, üşüdük” demek utandırıyor hepimizi. Ülkemizde yaşanan deprem felaketi hepimizin kolunu, kanadını kırdı. Hatay’da, Malatya’da, Adana’da, Diyarbakır’da, İskenderun’da, Gaziantep’te, Adıyaman’da, ülkemizde yaşayan herkesin bir akrabası, tanıdığı, dostu, arkadaşı, kardeşi var. Ateş düştü bu felaketle yüreğimize. Ama yeniden ayağa kalkacağız. Birlikte başaracağız bunu. Tüm ülke sarılacağız birbirimize, kalbimizle ısıtacağız üşüyen kardeşlerimizi. Ekmeğimizi, aşımızı paylaşacağız.

Afetin ilk anından itibaren İzmirliler tüm Türkiye gibi yardımlarını ulaştırmaya başladılar deprem bölgelerine. Esnaflar gıda malzemesi tedariki sağlarken aşçılar bu malzemeleri sıcak yemeğe dönüştürmek için gittiler kardeşlerimizin yanına. Bölgeye gidemeyen bizler maddi yardımlarımızı ulaştırmanın telaşındayız hala.

Saatte bir tane!

Ön

Yazının Devamı

Üç saatte ancak Ayvalık’a gelebildim…

7 Şubat 2023

Yaz aylarının güzelliği, deniz, kum, güneş gerçekten tartışılmaz. Fakat gel gelelim kış olmasa yazın, sonbahar olmasa ilkbaharın kıymeti olmaz. Evet ben de pek severim yazı ama kışın dinginliğini ve sükûnetini de hiçbir şeye değişmem. Hele bazı yerler var ki, kış aylarında orada olmak benim için ayrı bir keyif. Mesela Söke Doğanbey Köyü, Karina, Didim, Ayvalık...

Yaz ayları da pek güzeldir buralar ama kış ayları bana göre bi ayrı güzeldir, keyiflidir. İki hafta önce Çanakkale’ye gittim. Önce otobüsle gitme düşüncem vardı ama sabah uyandığımda bu yolculuğu yolda mola vere vere, keyifle kendi aracımla gitme kararı aldım.

Normal koşullarda Çanakkale’ye özel araçla üç, üç buçuk saatte gidilir. Bilen bilir ben böyle bir yolu minimum 6 saatten önce tamamlayamam. Çünkü ne zaman hoş bi manzara görsem durur seyrederim. Güzel bi ürün görsem durup ilgilenirim, yemek ise tadarım, insanlarla sohbet ederim. İşte tam bu kafayla, otobüsle gitmekten vazgeçip, kendi aracımla

Yazının Devamı

Biri karavan mı dedi?

31 Ocak 2023

Dilimde tüy bitti, karavan diye diye.

Sakalım olsa dinlenirdi diyeceğim ama o da olmuyor, ak sakalımla dedim yine duyan olmadı.

Serzenişimin nedenini söyleyeyim hemen. Çok uzun zamandır yakaladığım her ortamda ve bu köşeden barım barım bağırıyorum; İzmir’in, İzmirlinin bir karavan sorunu var, çözülmesi lazım.

Duyan var mı?

Sanmıyorum.

Aa durun durun, haksızlık etmeyelim bazı hamleler var.

Örneğin geçen yaz Çeşme’ye karavanla girmek yasaklandı.

Yazının Devamı