MERAK ETTİĞİM STRATEJİLER

1 Nisan 2016

Dizi ve sinema oyuncularının röportajlarında değişmeyen ve benim merak ettiğim bazı stratejik yanıtlar oluyor. Bu işin içinde olmadığımdan çözemiyorum. Mesela genç oyuncular dizi ya da filmin en tecrübeli oyuncusuna niye övgüler yağdırıyorlar? “Onunla oynamak şöyle onur verici, böyle keyifli; şöyle tecrübe ediniyoruz, böyle öğreniyoruz” filan... Karşısına geçip birebir bir kahve sohbetinde niye söylemiyorlar bunları? Gözlerinin içine baka baka güzel söz sarf etmek kadar güzel ne olabilir! Amaç yalakalık değilse!
İkinci konu dizinin yapımcı ve yönetmeni yıkama yağlama çalışmaları...
Film vizyonda dizi yayındayken elbet!
“Bu ekiple çalışmak başlıca başına bir okul, nefis bir ortamımız var” ve daha
neler neler...
Mesela Beyaz Show’un her bölümünde davet edilen film oyuncuları yapım ekibine teşekküre rahat bir beş dakika ayırıyorlar...
Bunu yaptıran o an yaşadıkları coşku mu yoksa oyuncuların bir sonraki projelerden nemalanmak adına geliştirdikleri bir PR çalışması mı?

Yazının Devamı

EKŞİ MAYA

25 Mart 2016

Ekmek severim. Canan Karatay dahil kim ne derse desin yerim! Sadece ekmeği de değil, iyi bir kruvasanı balığın en çıtırına, bonfilenin en lokumuna tercih ederim. Geçenlerde arkadaşım aradı, “Neslihancığım bizim Ecem fırın açtı, şahane ekmekler yapıyor. Tadım yapıyoruz, gelir misin?” dedi. “Trüf soslu karides” deseydi oralı olmayabilirdim. Ama işin içine değişik ekmekler, tatlılar girince koştum hemen...
Ankara Divan Oteli’nin altında hizmete açılan ‘Ekşi Maya’ özellikle Fransa ve Belçika’da sık sık karşımıza çıkan ‘boulangerie’lerden. Ruhumuzun ekşi olduğu şu günlere çok iyi uyan bir ismi var ama adının tam zıttı çok tatlı bir yer… Mottoları: “Artizan ekmek & artizan kahve”
‘Artizan’ dedikleri elle, emekle üretim… Her şey kendilerine özel. Kahveleri bile
Sam Çeliköz tarafından onlara özel kavruluyormuş.
Beni de soktular fırına… Zaten açık mutfak… Her şey şeffaf… İşlerine bayılıyor buradakiler. Ekmeği yoğururken, yiyen herkese bereket getirmesini diliyorlar.
Pişmiş ekmeklerin her biri bir kilogramdan fazla. Taş değirmeden öğütülmüş tam buğday ya da çavdar unu, su, az miktarda kaya tuzu ve yıllanmış ekşi maya koyuyorlar. Yapım süresi 40 saatmiş… Yanlış okumadınız! Ekşi mayayı

Yazının Devamı

KEHANETLERE ARA VERSEK Mİ?

18 Mart 2016

Birkaç sene önceydi… İsmini bilmediğim bir tarotçu canlı yayında ünlülerin ilişkilerinin geleceğiyle ilgili yorumlarda bulunuyor…
“Ahu - Cem Yılmaz çiftinin yakın zamanda bir çocukları daha olacak” ,“Bergüzer Korel ve Halit Ergenç’in evliliği bir seneye kadar boşanmayla sonuçlanacak” filan diyor…
Her yeni yılda astrologlar çıkıp ünlülerin yıldız haritalarını kamuoyuna açıklıyorlar ya hani…
Bilip bilmemelerinin bence önemi yok.
Zaten ünlü - ünsüz her gün birileri evlenip birileri boşanıyor… Yüzde 50 ihtimal!
Konu şu; birinin geleceği hakkında ancak o isterse konuşabilmeli bu işi yapanlar…
Ünlü bir çift evleniyor, falcının teki çıkıp “bebek var bu sene” diyor…

Yazının Devamı

İLHAM VEREN KADINLAR

11 Mart 2016

Ürettikleriyle, çabalarıyla değer yaratan, ilham veren yüzlerce kadın var ülkemizde… Hepsini burada konu etmem mümkün değil. O yüzden gözümü kapadım, son günlerde bana en çok ilham veren iki kadın seçtim. Biri, Pınar Sabancı. Robert Kolej’den sonra Amerika’da okumuş… Şu anda dünyadaki bütün tasarımları satın alacak maddi güce ve hepsini taşıyacak fiziksel güzelliğe sahip.
Çok güzel giyiniyor ama ‘Stil İkonu’, ‘Yılın En Şık Kadını’ olmak gibi çabalarının bulunmaması onu çevresindeki pek çok kadından ayrıştırıyor. Ucundan azıcık para görmüşlerin çocukları Arap prensi gibi dolaşırken; o, oğlunu iki yaşında bir çocuk nasıl rahat edecekse o şekilde dolaştırıyor.
Gastronomiye gönül vermiş. Sağlıklı yemekler yapıp, Misa mutfakla insanlara ulaştırıyor. Tariflerini blog aracılığıyla herkesle paylaşıyor.
Onları bile süsleyip püslemeden en doğal halleriyle sunuyor. “Şu marka porselene koyup resmini çekeyim, şu kristalde göstereyim” gibi dertleri yok.Havuca, kabağa, bulgura, yulafa pırlanta muamelesi yapıyor… Beğendiği ayakkabının değil; biberin en tazesinin peşinde!
Hiç mi istiridye yemiyor? Yiyordur elbette!
O kısmı kendine saklayıp, herkesin ulaşabildiği omletinin resmini gösteriyor.

Yazının Devamı

BEN DE ‘SCIO’LANDIM

4 Mart 2016

Son zamanlarda kimle karşılaşsam “Scio’ya girdin mi?” diye soruyordu. ‘Scio Quantum
Biofeedback’…
Kuantum fiziği, matematik bilimi, alt uzay teorisi, elektronik ve bilgisayar mühendisliğinin birleştiği tamamlayıcı tıp aleti. NASA’da görev almış fizikçi ve tıp doktoru Profesör Bill Nelson tarafından geliştirilmiş.
Makinanın bir sürü problemi tespit edip çözmek gibi birçok marifetleri varmış.
Neler neler yaptığı iddia ediliyor!
Baktım Seda Bağcan da almış makinayı, hemen geçtim başına… Kafama, el ve ayak bileklerime bantlar bağladı Seda… İlk söylediği “Şekeri azalt” oldu makinanın! Ben de “Git işine” demek istedim!
Ayrıca soğan, ananas, havuç, badem, kırmızı biber, mısır, pirinç, soya, un,

Yazının Devamı

SARIŞINLIK DA OUT FIRIN SÜTLAÇ DA

26 Şubat 2016

Ergenlik dönemime denk gelen zamanlarda Türkiye’de bir kızın sarışın mavi gözlü olması güzel ve özel sayılması için yeterliydi. Dolayısıyla sanıyordum ki “Ben artık evleneyim” diye karar verdiğimde beyaz atlılar kapıma dizilecek…
Derken kriz patlak verdi… Yok, ekonomik kriz değil, ‘sıfır beden ayaklanması’ bu… Eskilerin kara - kuru dediği kız tipi birden bire popüler oldu… Hem sarışın hem uzun hem de sıskalar yırttı ama o gün itibarıyla biz minyon sarışınlar için hayat hiçbir zaman eskisi
gibi olmadı!
Kırdık dizimizi erken yaşta evlenen arkadaşlarımızdan taktikler almaya başladık… İçimiz şişe şişe, kocalarına nasıl yemek hazırladıklarını, akşamları muhakkak masaya beraber oturduklarını filan dinledik…
Yazın ayşekadın fasulyeleri salçada döndürüp dipfrize atıp kışa hazırlık yapıyorlardı mesela… Evlerinde yardımcıları da var üstelik… Sebzeler ayıklanıp önlerine konuyor, bizimkiler tencere malzemeleri atıp, iki tık tıkla dünyayı kurtarıyorlar sanki!
35 yaşına kadar mutfağa sadece tıkınmak için girmiş biri olarak gözümde büyütüyordum bu AB Plus fasulye güzellerini o dönem! Ne zaman ki evlenip arada bir de olsa yemek yapmaya başladım. Baktım yemek yapmanın öyle abartılacak bir

Yazının Devamı

HAYATIMIZ HARFLERİMİZDE SAKLI

19 Şubat 2016

Karakterimiz, geçmişimiz, geleceğimiz, mesleğimizdeki başarımız, bolluğumuz, bereketimiz hepsi ismimizde gizliymiş. ‘Sayıların Gizemi’ adlı kitabın yazarı ve Numeroloji eğitmeni Rafet Gökhan Ayyüce söylüyor.
Kitabı okudum, YouTube’da iki saatlik videoyu izledim. Kolay değil, emek vermek gerekiyor; biraz çalıştım, bıraktım.
Yarım bıraktığım bir sürü şey gibi…
Ama aklımın bir tarafına takıldı bir kere.
Derken bir arkadaşım hamileydi ve “Kızıma Özde ismini koyacağız. Sen bir aralar bu konuda çalışıyordun, ne dersin” dedi…
“Bilgim henüz yeterli değil ama Azra gibi bir isim eklesen güçlendirirsin sanki onu” dedim.
Bunun üzerine Özde’cik nüfus kağıdında ‘Azra Özde Yıldırım’ adıyla dünyaya geldi.

Yazının Devamı

14 ŞUBAT TEK TAŞ SATIŞLARINI FIRLATIYOR

12 Şubat 2016

Bir davetiye geldi. Apa Gold Kuyumculuk OneTower mağaza açılışı, 12 Şubat 2016…

Tarihi görünce “Sevgililer Günü ekonomisi bu duruma geldi demek” diye düşündüm.

Mağazanın sahibi A.Semih Apa’yı arayıp hediyelere, kadınlara ve eğilimlere yönelik ilginç ipuçları aldım.

- Özellikle sosyal medya hayatımıza girdiğinden beri Sevgililer Günü’nde mücevher satışları iyice hareketlenmiş.

- Değişik kalp motifleri ve birliktelikleri simgeleyen tılsımlı ürünlere rağbet çokmuş.

- 14 Şubat söz konusu olduğunda müşterilerin büyük çoğunluğu erkekmiş ama azınlık da olsa kol düğmesi, erkek bilekliği alan kadınlar da oluyormuş. Bu dönemde tek taş yüzük satışlarında da ciddi bir artış söz konusuymuş.

- Erkekler eşlerine en çok evlilik yıl dönümlerinde mücevher alıyorlarmış. Sevgililer Günü ikinci sıradaymış. Doğum günlerinde tablet, telefon gibi ürünler de mücevher kadar revaçtaymış ama evlilik yıl dönümlerinde pırlanta ve

Yazının Devamı